Procin Bubble Serisi

Herkese merhabalar.
Bu ay merakla beklediğim bir ürün vardı ve Procsin markası 16 haziranda ilk kez böyle büyük bir organizasyon yaptı ve o günü dünya bloggerlar günü ilan etti :)
Yeni çıkan bubble serisinin bizlere üç ürününü yolladılar.
Ben hemen kullanmaya kıyamadım daha sonra vakit geçince de deneyerek az çok fikir sahibi oldum.

Buble mask foam
Yüz temizleme köpüğü ben kullanmayı çok seviyorum.
Daha öncelerinde temizleme jelleri kullanamadığım da bir çok markaya ait köpük ürün kullanmıştım.

Buble mask cream
Kokusunu değişik buldum bir nemlendirici.

Buble mask
En çok merak edilen maske tabiki hemen denedim fakat ben hiç arkasını okumadan kullandığımdan yüzüme sürdükten sonra çok fazla kabarmadı ben sadece sürüp bekledim :)

Köpük temizleyici;

1. Sabun içermez
2. Yağ oluşturmaz
3. Cildi arındırır
4. Bakteri oluşumunu engeller
5. Güneşin zararlı ışınlarına UV-A ve UV-B filtreleri içerir.
6. Pullanmayı engellemeye çalışır

Ben kullandıktan sonra cildim yumuşak oldu ve hani bazen o nasıl desem gıcır gıcır tuhaf bir his bırakır ya bazı ürünler işte bunda öyle bir şey olmadı.

Kızarıklık durumu da olmadı.

Anında enerji veren krem;

Cilt dokusunda düzeltme esneklik ve aydınlanma sağlar
Cildin yeniden yapılandırır

Ben bu kremi sevdim normalde evde 4-5 tane nemlendirici var ama bunun gibi ferah hissettiren yok.
Normalde her gün kullanmam gerek ama bazen o kadar yorgun oluyorum ki unutuyorum.
Nemlendirmesi güzel.
Yağlı bir his bırakmıyor hemen emiliyor.

Köpük maske;

Sanırım en en merak ettiğim üründü.
Cildinize masaj yaparak sürün ve 15 dakika bekleyin ve nasıl bir noel babaya döndüğünüzü görün :)
İlk başlarda kaşınıyorsunuz,gıdıklanıyorsunuz ama yıkadıktan sonra ki rahatlama her şeye değer.

Cildim yumuşacık oldu.
Yağlı bir his bırakmadı.

Böyle ismimize özel bir kartta yolladılar.
Ben bu marka ile çalışamaktan çok memnunum.
Bazı firmalar gibi insan ayırmayıp bir sürü bloggerlarla iş birliği yaptılar.
Her aşamada paylaşıldı ve bence çokta güzel oldu.
Tekrar teşekkürler Procsin:)

Spumy Şampuan ve Saç Bakım Yağı

Herkesin geçmiş bayramını kutlar iş dönemine alışmasını temenni ederim diyerekten sizlere bir ürün yorumları içeren bir yazı hazırladım. :)

Bu ayın ortalarından aldığım bir kargoydu kendileri.
İlk kez bu markayı duydum ve kullanıyorum.

Hemen kullanmadan da yazmak paylaşmak istemedim.

Helal Kişisel Bakım ve Kozmetik Ürünlerinde iddialıyız

2011 Ekim ayı itibariyle kişisel bakım ve kozmetik temizlik ürünlerinde 40' a yakın Helal Ürün Sertifikası ile SPUMY markası Türkiye’ nin ilk ve tek kozmetik ve temizlik ürün markası olmuştur, ileriye güvenle bakmaktadır. Kişisel bakımda 6 Çeşit Diş Macunu, Köpük El Sabunu, Yetişkin Saç ve Vücut Şampuanı, Bebe Saç-Vücut Şampuanı, Bebek Bakım Yağı, Akne ve Sivilce Kremi, Gece Bakım Kremi, Selülit Kremi, Saç Bakım Yağı, Nemlendirici Krem, Islak Havlu, Cep Tipi Islak Mendil ve Seyahat Tipi Diş Seti kadar özellikle temizlik ürün çeşitliliğinide arttırmış ve Türkiye’ nin 2023 hedeflerinde ciddi yer almayı hedeflemiştir.

Paraben ve kurşun içermiyor.
Sağlığı tehdit eden hayvansal ve petrol türrevli hammaddeler de kullanılmamıştır.

Yapısı çok sıvı.
Ben biraz fazla kaçırıyor olabiliyorum bazen :)
Saçlarımı yıkadıktan sonra biraz sertleştiriyor ve daha sonra saç kremi kullandığımda yine yumuşak oluyor.
Uzama konusunda ise henüz bir şeyler söylemek için çok erken ama saç dökülmesi problemi yaşamadığımı belirtmeliyim.

Kokusu kötü değil.
Ne çok köpürüyor ne de az köpürüyor.

Saç bakım yağı ise saçlarımı ağırlaştırmıyor.

Haftada 2 kere kullanıyorum.

Saç uçlarına yeterli miktarda alıp sürüyorum daha sonra tarıyorum.

Sprey formunda olmasını sevdim çünkü yağların sprey olanları benim işime geliyor ve onları kullanmak daha kolayıma geliyor.

Farmasi hydravite fondöten

Herkese merhabalar
Geçenlerde bana gelen bu farmasi fondöteni geldiğinden beridir deniyorum.
Denediğim süre zarfı içinde çok sevdim.
Yapısı çok yoğun değil ve bu beni sevindirdi.
Kapatıcılığı da yüksek ve yoğun olmaması yaz aylarında bol bol kullanma fırsatı sunacak bana.

Ürün 30 ml.
Çabuk bitmesin diye ara sıra kullanmayı düşünüyorum :)

Tamda yüksek kapatıcılık aradığım zamanda bu fondötenle tanışmış olmam büyük şans :)
Bittikçe alacağım ama önce elimdeki ten ürünlerini bitirmem gerek.

Bir kaç gün art arda kullandım ve sivilce vs. sorunu olmadı.
Normalde bazı fondötenler de hemen sivilce çıkarabiliyor ama bunda olmadı.

Tüm cilt tiplerine uygun.
Doğal bitişli.
3 renk tonu var.
Bendeki en açık olanı.

Tenimde rengi biraz koyu gelirken iyice dağıttıktan sonra tam oluyor.

Bu uyguladıktan sonraki görüntü

Bu da uygulamadıktan önceki hali

Farmasi Rujları

Herkese merhabalar.
Bu hafta blog yazılarıyla bir hafta olsun istiyorum.
Çünkü son zamanlarda buraları ihmal ettim.
 Geçenler de bana sevgili @farmasi_officialtr farmasiden bir kaç ürün yolladı.
İlk olarak mat likit rujlarını çok merak ediyordum.
Son 1 haftadır deniyorum ve artık kafam da fikirlerde oluştu.
Sizlere artısıyla eksisiyle her şeyini söyleyeceğim.

İlk olarak farmasi likit mat rujun bu rengine bayıldım.
Kokusu mis gibi kokuyor.
Fiyatı da sık sık indirime giriyor ama ben genelde 27 civarında görüyorum.
Matlaşması çok uzun sürmüyor.

Sevmediğim tek özelliği dudaklarımı çok fazla kuruttu.
Likit mat rujların çoğu kurutur ama bu baya kuruttu.
Ama farklı bir renk alıp yine denemek istiyorum.

Farmasi zen ruju ilk kez deniyorum.
Bu serinin bende maskarası var ve gayet memnunum.
Rujun rengi sevmediğim bir tonda ama eğer kullanamazsam birine hediye edeceğim.

Parlak bitişli bir yapısı var.
Sürümü kolay yumuşacık kayıyor.
Fiyatı da çok uygun  oluyor.
10 TL civarında.

#dbloguileprojectpan30 Güncelleme

Herkese merhabalar :)
Benim kendi kendime başladığım bitirme projesini güncelleme vakti geldiğini sanıyorum.
Nisan ayında başlamıştım ve normald ebu ayın 30unda bitmesi gerekirken kendime biraz daha süre verip uzatmak istiyorum.
Çünkü geçen bu zamana kadar sadece yarısını bitirebildim.
Zaten artık karar verdim ve belli sayılarda ürün bitirmeden hiç bir şekilde ürün almayacağım (temizleme suyu,pamuk,aseton hariç).

• Wet n wild kaş kiti 
• Rimmel london makyaj bazı
• Essence kaş maskarası
• Catrice kapatıcı
• Bee beauty el kremi
• Bee beauty çift fazlı makyaj temizleyici
• Diadermine göz makyajı temizleyicisi
• SVR misel su
• Yves rocher kayısılı peeling
• Avon true nutra effects scrub
• Dermokil nem maskesi
• Sebamed güneş koruyucu krem
• Loreal saf kil detox jeli

• İsana boyalı sarı saçlar için şampuan
• Splat diş macunu
• Otacı elma nane şampuan
• Dr rena dermo el temizleme jeli
• Essence all need kapatıcı paleti
• Watsons makyaj temizleme mendili
• Yves rocher ferahlatıcı maske
• İsana asetonsuz süngerli oje çıkarıcı

• Rival de loop nemlendirici jel
• Maybelline push up drama maskara
• Catrice prime and fine anti red base 
• Flormar gözenek küçültücü makyaj bazı
• himalaya herbals peel off mask
• Essence maskara bazı
• Clinique maskara
• Bath and body works el temizleme jelleri
• Sephora parfüm(küçük boy)

Ya Siz Olsaydınız Ne Yapardınız?

Uzunca bir süredir kozmetik ve yaşam blogları gerek bloglarında gerek sosyal medya hesaplarında bazı şikayetler ve sitemler görüyorsunuz. Bizler yani blog yazarları istedik ki bu durumu tek bir yazıda toplayalım, sorunu ve kaynağını anlatalım.

Öncelikle belirtelim; bizler marka gönderisinden çok kendi aldıklarımızı bloglarında yazan blog yazarlarıyız. Yani bu yazıyı yazma cesaretini gösteriyorsak ki bu nokta çok önemli, blogumuz biz istediğimiz için var ve var olacak!

Uzun bir süre aktif blog yazarları olarak olayları uzaktan izledik. Blog yazmayı kolay zannedenler ticari veya en azından çıkar amaçlı blog açıyorlar. Hatta blog demeyelim, instagram hesabı açıyorlar ve kendilerine blogger diyorlar. Üzerine son zamanların en moda hadisesi takipçi satın alıyorlar. Bir bakıyorsunuz 2 aylık bir instagram hesabı 40 bin takipçiye ulaşmış. Çözünürlüğü iyi fotoğraflar, hatta bazen yabancı bloggerlardan aldıkları fotoğraflar ile “dostlar iş başında görsün” mantığı ile paylaşım yapıyorlar. Ardından markalara yazmaya başlıyorlar, tanıtmak için ürün istiyorlar. Zaten instagram hesaplarını açar açmaz profillerine ekledikleri bir not var: “Reklam ve iş birlikleri için DM” Yani amaç baştan belli sizce de öyle değil mi? Ve bazıları blog nedir, blog nasıl yazılır haberi yok. İçlerinde instagramın gerçekten blog olduğuna inananlar var biliyor musunuz?.

Bu şekilde bir yol izleyerek hem gerçek blog yazarlarının emeğini hiçe saymış oluyorlar hem ‘blog yazarlığı’ vurgusunu kötüye kullanıp lekeliyorlar. Olay bununla da sınırlı değil. Markaların ‘denemeleri ve yazmaları’ için gönderdiği ürünleri satmaya başlıyor kimileri. Yani olayın ticari boyutuna kısa yolla ulaşıyorlar.

Peki bu durumda sadece kendini blogger zanneden ve etrafındakileri inandıranlar mı suçlu? Bunların hesaplarını incelemeyen ve “ben bloggerım dediğinde “hani senin blogun” diye sormayan firmaların hiç mi suçu yok? Aslında bakarsınız suçları hiç azımsanmayacak ölçüde. Onlar bu blog yazmayan ve takipçileri gerçek olmayan hesaplara ürün gönderip, ürünlerin akıbetini bile sormayınca ne oluyor? “Bu iş ne kadar kolaymış” diye düşünen meraklı insanlar da açıyorlar bir instagram hesabı, alıyorlar takipçiyi başlıyorlar firmalara yazmaya. Belki onlara da gelir öyle değil mi?

Bu arada emek veren blog yazarları ne yapıyor dersiniz? Sırf bu işi severek yaptıkları için, blog yazarken paylaşım yaparken mutlu oldukları için ceplerinden para verip o markaların ürünlerini almaya devam ediyor. Evet bir çoğu bunu yapıyor.

Sizce firmalar neden böyle yapıyor? Ürünleri yazmayan tanıtmayan hatta blog bile yazmayan insanlara neden ürün gönderiyorlar? Bizler nasılsa gidip o ürünleri alıp, kullanıp yazıyoruz. O kişiler bedava olmazsa almıyor. Sebep bu olabilir mi? Biz mantıklı bir gerekçe bulamadık. Bizler blog yazarı olarak, birer tüketici olarak blog yazarları kimdir, ne kadar samimidir bir iki defa okumakla anlayabiliyorsak koskoca pr ekipleri bunu neden anlayamıyor? Çalıştıkları markayı aşağı çekmek hoşlarına gitmez ama ürün gönderdikleri insanlar instagram hesaplarında bile ürünü yorumlamazken nasıl bir sonuca varmayı düşünüyorlar dersiniz? Peki pr işlerini instabloggerlara veren markalara ne dersiniz? Bol bol soru işreti konulacak cümleler kurmak mümkün bu paragrafta… Bizde bu soru işaretleri oluşturan markalar yanında nokta atışı yapan muhteşem firmalar da var. Onları da yürekten tebrik ediyoruz.

Bir sorun da nedir biliyor musunuz? Firmaların uyarılara duyarsız olması! Ya cevap verilmiyor, ya geçiştiriliyor. Bazı markaların ‘blogger toplantısı’ adı altında bir organizasyon yapıp katılımcıların yarısından çoğunun blogu olmayan makyaj sever instagram hesabı olması ayrı bir konu zaten.

Bu noktada hemen vurgulayalım; markaların denemesi için ürün gönderdiği çok kıymetli blog yazarları da var. Ve bizler onların yorumlarını fazlası ile önemsiyor ve ilgi ile takip ediyoruz.

Bu yazıyı hep birlikte hazırlayıp yayınlamadan önce çok düşündük. İlk soru 'acaba tepkimiz işe yarar mı?’ Evet okuduğunuza göre yazıyı yayınlama kararı aldık. Hiç bir işe yaramasa da, ürün incelemeyi değerlendirmeyi bilmeyen amacı çok farklı olan insanlarla iş birliği yapılmaya devam edilse de bizim çizgimiz net! Bugüne kadar ne yaptıysak o şekilde devam etmeyi planlıyoruz. Ya siz olsaydınız ne yapardınız?

Not: Bu yazıyı görüp paylaşmak isteyen blog yazarlarının, detaylıca anlayarak okumasını rica ediyoruz. Yazıda altını dolduramayacağı özelliklere sahip birinin bu yazıyı yayınlaması doğru olmaz. Mesela bloguna düzenli yazı girmeyen veya blogu sadece hediye ürünlerle dolu olan bir blog yazarı lütfen bu yazıyı yayınlamasın. Bizler gibi düşünen yazarların bu yazıyı paylaşması hepimizi mutlu eder. Bizler doğru yolda olduğumuzu biliyoruz ancak yazının çok fazla blogda yayına girmesi bizim tavır ve tepkimizin doğru olduğunu çok fazla insana ulaştırır.

Sağlıcakla…

W7 The Honey Queen Allık

Herkese merhabalar.
w7 markasının bu the honey queen allığını indirimde almıştım.

İçerisinde bir fırçası var ama ben bununla uygulamayı pek tercih etmiyorum.
Çünkü bazı bölgelere fazla kaçabiliyor.

Fırçası çok yumuşak ve minik :)

İçerisinde farklı renkler var.
Turuncu ağırlıklı.
Ben çok sevdim. Ama yaz ayları olduğundan pek kullanamıyorum.

Essence Volume Stylist Maskara

Herkese merhabalar.
Artık bloguma dönüş yapma vakti geldi.
Bazı zamanlar sizde de oluyor mu hiç bir şey yazmak istemiyorsunuz.
Son 1-2 aydır ben o durumdayım ve ancak o moddan çıkabiliyorum.

Ülkemize geleli biraz oluyor ama benin için yeni bir maskara diyebiliriz.
Daha önce hakkında güzel şeyler duymuştum ama kullanınca insanlara hak verdim.

Fırçası biraz oval geliyor.
Kirpikleri tek tek ayırıp hacim veriyor.
Benim gibi az kirpikleri olanlar sevecektir.
Tek katta da güzel duruyor ama bende çok kirpik olmadığından 3 kat falan geçiyorum.

Fiyatı 12 TL.
Gayet uygun.
Tshop,eveshop,rossmann gibi mağazalarda diğer ürünlerini de bulabilirsiniz.
Diğer bir çeşidi daha var onu da alıp denemek istiyorum.

Peki siz daha önce essence markasından maskra denediniz mi?

Color Pop Ultra Matte Lip

Herkese merhabalar
Etkinlik yazılarından sıkılanlar için araya başka yazılarda eklemek istedim.
Color pop rujları son zamanda çok popüler hale geldi.
Tabi ki bizim ülkemizde yok!
Neden güzel şeyleri getirmiyorlar anlamıyorum.
Çok satılacak bir ürün olacağını bile bile insanları illa yurtdışından almaya teşvik ediyorlar.

 Birçok renk seçeneği bulunan color pop rujlarından bende kendime lumere 2 rengini aldım.
Gül kurusu rengini kendime yakıştırıyorum ve bu rengi görünce tam benlik dedim.

Aslında bu yazıyı aylar aylar önce yazmıştım ama bir türlü yayınlama fırsatı bulamadım.

Kısmet bugüneymiş.

Kalıcılık güzel.
Matlaşması için 1-2 dakika beklemek gerekiyor.
Ben yurtdışında ki akrabama aldırttım.

BİTENLER ŞUBAT-MART-NİSAN #20

Herkese merhabalar
Ne zamandır bitenler yazısını yazacağım araya başka şeyler giriyor unutuyorum.
Bunlar biteli baya oluyor.
Hatta çöpe attıklarımdan fotoğraflayamadıklarım bile oldu bu ay.


Kotex severek kullandığım bir marka denebunu kutusundan çıkmıştı

The creme shop markasının makyaj süngeri bunu kuşadasındaki eveshoptan almıştım. Baya da kullandım.

Nivea bb clean ben hayatımda bu kadar işe yaramaz bir temizleme suyu görmedim.
İsana traş köpüğü çok çabuk bitti.

Clinique deneme boy yüz temizleme jeli buda toniği gibi kötü kokuyordu hatta uhu gibi bir yapışkanlığı da vardı.

Clinique tonik kullananlar bilir bu kadar kötü tiner gibi kokan bir tonik görmedim kullanmadım da.

Sea color saç boyası bir kutusundan 2 tüp boya çıktığı için severek kullanıyorum bunu da dip boya için kullanmıştım.

Maybelline fit me fondöten kapatıcılığı orta düzeyde. Bendeki en açık rengi idi. Tam oluyordu. Yapısı inceydi.

Wet n wild makyaj bazı benim emektar makyaj bazım. Sonunda vedalaştık kokusu dışında seviyorum. Makyajı biraz daha tuttuğuna inanıyorum.

Rimmel london match perfection fondöten bunu  ilk aldığım 2-3 ay elimden düşürmedim daha sonra rengi bana koyu geldi. Bir şekilde bitirdim. Kapatıcısını daha çok seviyorum.

Farmasi markasının bu dr.tuna güneş koruyucusunu makyajdan önce kullanıyordum. İdare eder bir daha almam orası ayrı.

Essence lash curly maskara bir set içerisinden çıkmıştı. Güzeldi fakat üzerindeki sürekli dönüyordu ve bu beni rahatsız etti.

Essence maskara yine severek kullandım bitti adını bilmiyorum okunmuyor da :)

Oral b ağız bakım suyu: Severek kullandım tekrar alabilirim.

Batiste kuru: şampuan bazıları bunlara aşık ama ben bir türlü alışamadım neden bilmiyorum.

Biotrue: Bir ara bir firma tarafından lens yollanmıştı o zaman lens suyu almıştım.

Revox at kuyruğu saç kremi: Bunu ikinci kez bitirdim. Saçlarımı çok kuruttu. Bir de çok değişik bir kokusu vardı tarif edemiyorum.

Rival de loop ampül serumlar: İlk defa deneme şansı buldum ve cildimi sanırım biraz yağlandırdı.

Isana pamukları sıkça kullanıyorum ve memnunum.

Scinic markasının yakut maskesi: Kore ürünü olduğunu duyar duymaz hemen alıp denedim.
Böyle maskeleri uzun süre yüzümde tutamıyorum yine bunda da böyle oldu.

Venüs jilet ucu: sıkça kullanıp bitirdiğim bir ürün ve bu markadan memnunum.

Himalaya herbals neem mask: Çok zorla bitirdiğim bir maske oldu.

Splat sea minerals diş macunu: Ekim ayındaki etkinliğim de gelmişti düşünün ne zaman kullanıp ne zaman bitirdim de yazısını yazıyorum.

Clinique yüz maskesi : Ne de çok maske bitirmişim ama hiç beğenmedim. Genel olarak kokuları çok kötü.

Watsonstan aldığım bu duş jelini severek kullandım ve hemen bitti. Fırsat köşesinden aldığım için bir daha denk gelmem sanırım.

Himalaya herbals peeling etkili scrub: Şu meşhur olan peeling işte ben onu aylar aylar önce kullanıp bitirdim ama hiç memnun kalmadım.
Yüzümü kızarttı ve kokusu çok kötü. Bir kere daha denemek adına bulursam alacağım.

Revox at kuyruğu şampuanı :Uzun bir süre kullandığım ürün. Saç kreminde olduğu gibi kokusu tuhaftı.

Revox at kuyruğu saç maskesi: Yine baya uzun süre kullandığım bir ürün. Saç uçlarıma  kullandım. Kokusu yine tuhaftı ama içlerinde en çok bunu beğendim.

Diadermine yüz yıkama jeli: Daha önce yeşili kullanıp memnun kalmamıştım ama bu güzeldi. Migros indirimden çok ucuz bir fiyata almıştım. Yüzümü kurutmadı.

Gabrini Cosmetics Matte Lipgloss

Herkese yeniden merhabalar.
Geçen ki yazımda bahsettiğim gibi Gabrini cosmetics anneler günü için bizlere bir paket yollamıştı.
İçerisinden bir adet ruj çıktı ve görselde ki diğer ruju ise ben zaten kendim almıştım.
Hazır yenisi gelmişken ikisini de yorumlamak istedim.

Öncelikle fırçası normal bir fırça değil.
Bir tarafı dümdüz diğer tarafı ise biraz daha çıkıntılı.
Bana göre bu fırça ile sürmek çok daha kolay oluyor.

Dudak kenarlarını belirleyip daha sonra içerisini dolduruyorum.

Üstteki 09
Alttaki ise 01 numara.

Ben bu rujlara bayıldım.
Dudakları kurutmuyor.
Kalıcılık yüksek.
Kokusu güzel.
Fiyatları yerine göre değişiyor ama genel olarak 10 TL civarlarında.
Elimdekileri bitirirsem eğer farklı renklerini deneyebilirim.

Sizce bu rujlar nasıl denediğiniz oldu mu ?

Mutlubi içimizi açan bir bahçe

Tüm özel günlerde ilk aklımıza gelen nedir?

Sevgimiz ve sevgimizi gösteren bir hediye.

Bu bazen peçeteye çizilmiş bir kalp bazen de mutfakta güzel kokular yayan kek olabilir.

Ve tabi ki bugünü süsleyen harika çiçekler.

Artık bazı çiçekler yanında ekstra hediyeye ihtiyaç duymadan kendi kendilerine “tüm mesajlarımızı” iletecek durumdalar.

Mutlubi gibi.

Orkideden teraryuma kadar pek çok özel tasarım çiçekler sizleri bekliyor.

Başarı, sağlık veya sadece hatırlama amaçlı hediyeler için  “mutlubi” yi  incelemeye başlayın lütfen. Sevdiklerinizin yüzünde gülümseme kalbinde sevgi ile mutlu olsun her günü.

www.mutlubi.com dan bu güzel ürünlere ulaşabilirsiniz. Canlı bahçe – teraryum – geometrik teraryum ve çeşitli malzemelere ulaşmanız mümkün.

Siparişleriniz de kargodan kaynaklı herhangi bir gecikme olmaması için İstanbul içine kendi araçları ile teslimat yapıyorlar.

Üstelik size özel %15 indirim kodumuzda var: dblogu

2017 sonuna kadar geçerli kadar geçerli.

 Tamamı canlı bitkilerden oluşan, içinde bir hikayesi olan, özel tasarım teraryumdur. 

Sevdiklerinizi mutlu etmek için farklı ve anlamlı bir hediye etmek istiyorsanız teraryumlar tam da size göre! 

Teraryumlar uzun ömürlüdür. 

Özel kutusunda hediye paketi ile gönderilmektedir. 

Teraryumlar ile aradığınız huzuru yaşam alanlarınıza sığdırabilirsiniz . 

Teraryum bakımı: Teraryumların bakımı kolaydır ve çok fazla sulamaya ihtiyaç duymadan uzun süre yaşayabilirler. 

Ev ve ofis ortamını için uygundur.

Bana gelen ise ortada da bir minik balığı olan bu tatlı terraryum oldu.
Benim en sevdiğim iki renk mavi ve yeşildir.
Balığıma bir isim bulmam gere acaba ne olsa ? :)